Ekonomi

Kamudaki 50 bin geçici işçinin gözü kadro müjdesinde

TÜRK-İŞ Genel Teşkilatlandırma Sekreteri ve Koop-İş Sendikası Genel Başkanı Eyüp Alemdar, kamuda bir yılda 10 ay çalıştırılıp 2 ay boşta kalan geçici statüde 50 bine yakın işçinin kadro müjdesi beklediğini kaydetti.

Alemdar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kamuda farklı istihdam biçimlerinin olduğuna dikkati çekerek, bunlar içerisinde taşeron işçilik ile geçici işçiliğin çalışma hayatının en önemli sorunlarının başında geldiğini söyledi.

696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile taşeron işçilerin büyük bölümünün kadroya alındığını ama o dönem 90 bine yakın çalışanın kapsam dışında bırakıldığını anımsatan Alemdar, bugün sayıları 120 bine ulaşan bu işçilerin de kadroya alınması gerektiğini vurguladı.

Taşeron işçiler gibi kamuda geçici işçilerin de kadro beklediğini belirten Alemdar, şöyle konuştu:

"Bugün artık geçici işçilik ve taşeron işçilik gibi konular gündemden çıkmalı, çalışma yaşamındaki bu tür atipik istihdam biçimlerine son verilmelidir. Geçici işçilik, adı üstünde, kısa süreli bir istihdam biçimidir. 15-20 yıl gibi sürelerle geçici işçilik olmaz. Kamuda bir yılda 10 ay çalıştırılıp 2 ay boşta kalan geçici statüde 50 bine yakın işçi bulunuyor. Bu işçiler, Kamu Çerçeve Protokolüyle hüküm altına alınan kadro haklarının biran evvel verilmesini istiyor. Bu işçilerden yaklaşık 31 bini Milli Eğitim Bakanlığı çalışanları ve sendikamızın üyesi. Türkiye'nin dört bir yanındaki okullarda eğitim-öğretim faaliyetlerinin sağlıklı ve düzenli bir şekilde devam etmesi için canla başla çalışan bu işçilerin gözü kadro müjdesinde."

"Üniversitelerin iktisadi işletmelerindeki işçiler TİS'ten eşit şekilde yararlandırılmalı"

Alemdar, üniversitelerin iktisadi işletmelerinde ve sosyal tesislerinde çalışan işçilerin mali açıdan birtakım mağduriyetler yaşadığına da dikkati çekerek, sözlerini şöyle tamamladı:

"Üniversitelerin iktisadi işletmeleri ve sosyal tesisleri, üniversitelerden bağımsız bir tüzel kişiliğe sahip olmayan, dolayısıyla üniversiteye bağlı birimlerdir. Bu durum yargı kararlarıyla da sabittir. Buna rağmen, üniversite iktisadi işletmelerinde ve sosyal tesislerinde çalışan işçilerin ücretleri, genel bütçeden ödenmediği için bu kişiler ücret ve mali hakları açısından farklı uygulamalarla karşı karşıya kalmakta, mağduriyet yaşamaktadırlar. Toplu iş sözleşmelerinin kapsamında olmalarına rağmen sözleşmeden yararlandırmama şeklinde hatalı uygulamalar yapılmaktadır. Bu durumdaki işçilerin mali ve sosyal haklarının genel bütçeden karşılanması ve toplu iş sözleşmelerinden eşit şekilde yararlandırılmaları sağlanmalıdır."