Terör örgütü PKK ile barış gibi bir seçeneğin olmadığını belirten Güler, "Silah bırakacaklar, teslim olacaklar. Ancak bu şekilde bitirebiliriz." dedi. İsrail'in Türkiye'ye saldırma ihtimalinin çok yüksek olduğunu belirten Bakan Güler, '3. Dünya Savaşı her an çıkabilir' ifadelerini kullandı. Bakan Güler'e ABD'nin Donald Trump döneminde Suriye'den çekilip çekilmeyeceği sorusu da yöneltildi.

Milli Savunma Bakanı Güler, TV100'de katıldığı yayında gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

TUSAŞ'a yönelik terör saldırısına dair değerlendirmeleri sorulan Güler, "Elbette ki zamanlamasını manidar buluyorum. Yani bu olayda ülkemizin ve milletimizin huzuruyla ilgili yerli ve milli savunma sanayimiz hedef alınmıştır direkt." yanıtını verdi.

TUSAŞ'ın, Türkiye'nin savunma sanayisinin gözbebeği olduğunu belirten Güler, saldırının tesadüf olmadığını vurgulayarak, şunları kaydetti:

"Sayın Cumhurbaşkanı'mız ülkemizin menfaatleri için her gün yoğun görüşmeler, ziyaretler yapıyor. Örgüt de böyle bir şeyi günü gününe, dakikası dakikasına planlayacak bir durumda değil. Yani belki bundan 20 sene önce böyle bir şeyi planlayabiliyor olabilirlerdi. Tesadüfen o gün başarabileceklerini düşündüler ve uygulamaya koydular diye değerlendiriyorum."

Bakan Güler, "Son yıllarda sizce Türk savunma sanayiinin dışarıyı rahatsız eden projeleri hangileriydi?" sorusunu şu şekilde cevaplandırdı:

"Savunma sanayiimizde her gün yeni bir ürün çıkıyor. Mükemmel gelişmeler var. Savunma sanayiimizin her bir biriminde çok yoğun çalışmalar yapılıyor. Artık ülkemiz için ne kadar önemli olduklarının herkes çok farkında ve gece gündüz çalışıyorlar. Elbette ki en çok rahatsız eden ürünlerin insansız hava araçları olduğunu düşünüyorum. Dolayısıyla da TUSAŞ bu konudan dolayı hedef olarak seçilmiş olabilir."

"ÇELİK KUBBE ÇALIŞMALARI DEVAM EDİYOR"

Soru üzerine, Türkiye'nin hava savunması için "çelik kubbe" yapımının devam ettiğini hatırlatan Güler, "Savunma sanayiimiz ve bütün yöneticileri, ihtiyaçlarımızın çok farkındalar ve her gün yaptıklarıyla bunun üstüne koya koya gidiyorlar." ifadesini kullandı.

Çelik kubbeyi "sistemlerin sistemi" olarak nitelendiren Güler, şu bilgileri verdi:

"Bizim şimdi aşağıda alçak hava savunma sistemlerimiz var. Bunların hemen hemen hepsi üretilmiş durumda. Zaten kullanıyoruz. Orta mesafe hava savunma sistemlerimiz var. Bunlar da üretiliyor. Yerli ve milli hepsi. Uçakların kullandığı hava-hava füzelerimiz var. Yüksek mesafe hava savunma sistemi var. SİPERİMİZ mesela... SİPERİ de ürettik. Şimdi bunların hepsi üretiliyor. Bitirdik. Yeteri kadar SİPER'i, yeteri kadar HİSAR'ı yeteri kadar diğer alçak hava savunma sistemlerimiz, işte KORKUT'ları vesaire, hava-hava füzelerimiz. Bunların sayısını tamamladığımız anda hepsinin aynı anda bir sistemin, bir yazılımın kontrol ettiğini düşünün. İşte bunun adı çelik kubbe..."

"BARIŞ DİYE BİR SEÇENEĞİMİZ YOK"

Terörle mücadele konusuna da değinen Bakan Güler, Suriye'de terör örgütü PYD'ye çok ağır zayiatlar verdirildiğini, TUSAŞ saldırısında hayatını kaybedenlerin intikamının fazlasıyla alındığını vurguladı.

"Sizce terör örgütü silah bırakır mı?" sorusuna Güler, "Hiçbir terör örgütü silah bırakmak için kurulmaz ama silah bıraktırılır. Bizlerin görevi, güvenlik güçlerinin görevleri de bu terör örgütlerine silahları bıraktıracak usulleri, yöntemleri bulacağız. Bizim PKK'yla barış falan diye bir seçeneğimiz yoktur. Silah bırakacaklar, teslim olacaklar, gelip Türk adaletine teslim olacaklar anca bu şekilde bitirebiliriz. Onun dışında hiçbir söylediğimiz şartlarda değişiklik olamaz." diye konuştu.

"İSRAİL ELBETTE SALDIRABİLİR"

Güler, "İsrail'in Türkiye'ye bir doğrudan tehdidi olabilir mi?" sorusunu "Şimdi Sayın Cumhurbaşkanı'mız iç cephenin öneminden bahsetti ve bunu mutlaka sağlamamız gerektiğini ifade ettiler. Ben kesinlikle Sayın Cumhurbaşkanımızın çok haklı olduğundan yanayım. İç cephe her zaman bize lazım. Yani barış ortamında da olsak iç cephenin bütünlüğü, güçlülüğü her zaman bir ülkenin lehinedir. 'Efendim İsrail Türkiye'ye saldırır mı?' Cumhurbaşkanı'mız zaten böyle bir tehlikeyi görmese böyle bir şey ifade eder mi? Elbette ki saldırabilir." şeklinde cevapladı.

Bakan Güler, 3. dünya savaşı riskinin olup olmadığına ilişkin, "Her an çıkabilir. Ama tabii ki çıkmasını istemiyoruz. Ama biz her zaman her şeye hazır olmak zorundayız. Çünkü Türkiye Cumhuriyeti ve onun büyük milletinin güvenliğinden sorumluyuz. Her türlü imkanı kullanacağız ve her türlü olasılığı da değerlendireceğiz. Dolayısıyla olabilir diye biz her şeyi en ince teferruatına kadar değerlendiririz, çalışırız, planlarımızı yaparız. Ama biz kendi ülkemizde sulh içinde yaşamak istiyoruz." dedi.

Milli Savunma Üniversitesinin mezuniyet töreninde bazı teğmenlerin kılıçlı yeminin ardından başlatılan soruşturma süreciyle ilgili de Güler, "Bir defa toplum olarak 25 Kasım'a kadar sabırla beklememiz lazım. Ama Türk Silahlı Kuvvetleri olarak bu tip olaylara bakışımızda daima disiplin anlayışımız birinci plandadır. Şu anda disiplin süreci devam ediyor. Kararı Yüksek Disiplin Kurulu'nda vereceğiz." ifadesini kullandı.

ABD BAŞKANLIK SEÇİMLERİ

Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, ABD'nin askerini Suriye'den çekip çekmeyeceğine ilişkin soruya şu yanıtı verdi:

Şimdiden kesinleşti: 2024 "en sıcak yıl" olacak Şimdiden kesinleşti: 2024 "en sıcak yıl" olacak

"Trump, başkanlığı döneminde üç defa Suriye'den askeri çekmek için talimat verdi. Ben, Sayın Trump'ın şiddetle bunun üzerinde duracağını ve Suriye'den, bölgeden Amerikan askerlerini çekebileceğini değerlendiriyorum."

ABD'nin seçilmiş Başkanı Donald Trump'ın ikince döneminde Türkiye'nin F-16 tedariki ve F-35 konusundaki taleplerinde bir hızlanma bekleyip beklemediği sorusunu Güler, şu sözlerle değerlendirdi:

"Şu anda zaten Amerikalı dostlarımızla ilişkilerimiz çok olumlu yönde, bir gerileme olmaz. Daha ileri gidebilir diye değerlendiriyorum. 40 tane F-16 Viper almak istiyoruz ve alınacak, sözleşmeleri de imzalandı. Bundan sonra Eurofighter Typhoon uçaklarından yine bir 40 tane alacağız. Almanya çok uzun zamandır direniyor vermemek için ama sonunda yine NATO'daki dostlarımız İngiltere'dir, İtalya'dır, İspanya'dır, bunların da olumlu katkılarıyla Almanya da en son olumlu cevap verdiler."

Editör: Türkiye Kulisi