6 Şubat'ta Türkiye'nin insanlık tarihinin en büyük afetlerinden biriyle sarsıldığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, aynı bölgede 9 saat arayla meydana gelen iki şiddetli depremin 14 milyon vatandaşın yaşadığı 11 ilde çok ciddi yıkıma ve can kaybına yol açtığını bildirdi.
Devletin ilgili tüm kurumlarının yanı sıra belediyeler, sivil toplum kuruluşları, gönüllülerin bölgede canla başla çalıştığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, hasar tespit çalışmalarının tamamlanmak üzere olduğunu bildirdi. Erdoğan, deprem bölgesindeki 11 ilde yıkık, acil yıkılacak ve ağır hasarlı, artık kullanılamaz hale gelen bina sayısının 298 bine, buralardaki bağımsız bölüm sayısının ise 876 bine vardığını belirtti. İlk hesaplamalara göre depremin yol açtığı yıkımın maliyetinin yaklaşık 104 milyar doları bulacağının anlaşıldığını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu çapta bir afetle ekonomik durumu ne olursa olsun hiçbir ülkenin tek başına mücadele etmesinin mümkün olmadığını dile getirdi.
Yıllardır dünyanın dört bir yanındaki ihtiyaç sahiplerinin yardımına koşan Türkiye'nin, depremin hemen sonrasında 90 ülkeden gelen 11 bin 320 personelin desteğini yanında bulduğunu belirten Erdoğan,
"Telefonla arayarak, mesaj göndererek ve ya bizzat ülkemize gelerek milletimizin acısını paylaşan dostlarımız, kardeşlerimiz oldu. 130’a yakın ülkeden yardımlar depremzedelerimize ulaştı. 36 sahra hastanesi yaralılarımızın tedavisine katkı sağladı. Her birinize şahsım, ülkem, milletim adına şükranlarımı sunuyorum. Bu zor günlerde tüm dostlarımızın aday ve üye ülkeleriyle AB'nin BM’nin ve diğer uluslararası örgütlerin sergilediği davranışları asla unutmayacağız"
dedi.
Konferansın haklar arasındaki ilişkilerin ne kadar sağlam temellere dayandığını gösteren başka bir örnek olduğuna dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan,
"Konferansta yapacağınız katkılar depremin yaralarını sarma ve afetin izlerini ortadan kaldırma çabalarımıza yardımcı olacaktır. Esas mücadelemiz şimdi ballıyor. Depremde yıkılan tüm şehirlerimizi alt yapısı, üst yapısı, iş yerleri, tarihi ve kültürel değerleri ile yeniden inşa ve ihya edeceğiz. Hedefimiz bir yıl içinde deprem bölgesinin tamamındaki konut ihtiyacını karşılayacak sayıda kaliteli ve güvenli yapıyı inşa etmektir. İlk yıl 319 bin toplamda 650 bin konutu insanlarımıza teslim etmeyi planlıyoruz"
değerlendirmesinde bulundu.
Yer tespiti yapılan zemin ve etüt çalışmaları biten bölgelerde konut inşaatlarına hemen başlandığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, eş zamanlı olarak çadır kent, konteyner kent ve prefabrik yapıların kuruluma aralıksız devam edildiğini söyledi.
2 ay içinde 108 bin konteyner kurarak yarım milyon insanın bu alanlara yerleştirileceğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan,
"Bizler dayanışmanın gücüne, paylaşmanın gücüne inanan bir milletiz. Tarih boyunca hiçbir ayrım yapmadan, kimsenin inancına, kökenine, diline bakmadan dara düşen herkesin yardımına koştuk"
ifadelerini kullandı.
Türkiye'nin pandemi döneminde yardım talebinde bulunan ülkelere destek verdiğini ifade eden Erdoğan şunları kaydetti:
"Suriye’den Ukrayna'ya kadar çatışma bölgelerinden göç etmek zorunda kalan tüm insanlara kapımızı ve gönlümüzü açtık. 3 buçuk milyonu Suriyeli olmak üzere 4 milyonu aşkın sığınmacıya ev sahipliği yapıyoruz. Ülkemizde asrın felaketinin yaralarını sararken depremden etkilenen Suriye haklıyla dayanışma içindeyiz. Üçüncü tarafların ev başka ülkelerin Suriye'de depremzedelere yönelik karadan havadan insani yardım malzemeleri intikalinde gereken yardımı sürdürüyoruz. Bu tutumu bundan sonra da sürdüreceğiz. Milletimiz için yardım toplayan ekipleriyle arama kurtarma çalışmalarına destek veren bu zor günlerde yanımızda olan tüm dostlarımıza teşekkür ediyorum."
